? **ABD'den sonra soykırımın en büyük destekçisi Türkiye!

TÜİK verilerine göre; Ocak 2024’te Türkiye’den İsrail’e barut ve patlayıcı maddeler, kibritler, ateş alıcı maddeler, nükleer reaktörler, mühimmat, silah ve parçaları ihraç edildiği ortaya çıktı!**

Kuvvet ve Cesaretin Övülmesi, Korkaklığın ve Acziyetin Kınanması

İmâm Ebu Bekir et-Tartuşi der ki: “Bil ki cesaret üç çeşittir:

1) İki taraf karşılaşıp birbirine girdiğinde ve birbirlerine kini olanlar kozlarını paylaştıkları sırada saftan öne çıkıp "Savaşacak kimse yok mu?" diyen kimsenin cesareti.

2) İki topluluk birbirine karıştığında ve kimse ölümün nereden geldiğini bilemediğinde sakin olan, dehşetin kendisini yıldırmadığı ve işine hakim olup bizzat ayakta kalan kimsenin cesareti.

3) Arkadaşları hezimete uğradığı zaman idareyi ele alıp topluluğu düşmana yönlendiren, arkadaşlarının kalbini güçlendiren, onlara güzel sözler söyleyip cesaretlendiren, düşeni doğrultup duranı hareketlendiren kimsenin cesareti ki düşman ondan ümitsizliğe düşer. İşte bu sonuncusu cesaretlerin en güzelidir. Bu gibi kimseler hakkında şöyle denilmiştir: “Kaçanların arkasındaki savaşçı, gafillerin arkasında mağfiret dileyen kimse gibidir.”

Kaybeden üzerindeki hakkından vazgeçmek kerim olanın iyiliğindendir. Bil ki cesurların en cesuru, Allah'ın kendisine mülk verip de bu mülkle düşmanların en yamanını kahreden kimsedir. Hiç şüphesiz bu düşman kişinin kendi nefsidir. Kim nefsine sahip olup şeriatın vacip kıldığı savaşta öne geçme, hücum etme, geri durmama, günah işlememe ve düşmana sırt çevirmeme gibi emirlere riayet ederse işte o, gerçek cesurdur. Yoksa hevasına uymada ve sapıklıkta ısrar eden, arzusunda inat eden, zorluk, sıkıntı ve elemlere karşı ilk cahiliye alışkanlığında olduğu gibi direnen kimse cesur değildir.

?Mücahid İmâm Şehid Şeyh İbni Nehhâs (رَحِمَہُ اللّہُ), Kitâbu'l-Cihâd

إنّ القويّ لا ينالُ بقوّته بل باستسلامنا، ولا يحيف علينا ببطشه، بل بتهاوننا واستصغارنا لشأن أنفسنا.

محمود شاكر

Güçlü olan, gücüyle değil, bizim teslim olmamızla zafer kazanır. Ve bize kuvveti sebebiyle değil, bizim kendimizi hakir görmemiz ve küçümsememiz sebebiyle zulmeder.

Mahmûd Şâkir (tarihçi edib)

Liderlere sövenler hapislere sürülür,
Allah'a sövmede ise insanlar hürdür!
Allah'a şikayet ediyorum; biz öyle evlerdeyiz ki,
Bu evlerin aslanlarına köpekler hükmetmektedir!
Hevalarının yolunda oturmuş tâğûtlar ve Krallar,
Her ne kadar zaman uzasa da elbet helak olacaklar!

? Şeyh Suleyman bin Nasır el-Ulvan, Zindan Notları

⚔️ Düşmanlarımız, Ramazan Ayının “Cihad Ve Zafer Ayı” Olduğunu Biliyor. Peki Ya Bizler?

• İbni Abbâs'a (رضي الله عنهما) göre, İslâm'ın askerî ve manevi zaferi olan Bedir Savaşı, hicretin ikinci senesinde Ramazan ayının 17'sinde Cuma günü gerçekleşti. Bedir ile İslâm galip geldi; şirk ve putçuluk mağlup oldu, Ebu Cehil ve müşriklerin ileri gelenlerinden 70 kişi bu savaşta öldürüldü. Bedir, Allah’ın hak ile batılı birbirinden ayırdığı 'Furkan' günü olarak isimlendirildi.

• “Şüphesiz biz sana apaçık bir fetih verdik.” (Fetih, 1) İslâm'ın en büyük zaferi olan Mekke’nin Fethi de yine Cihad ve Zafer ayı Ramazan'ın 10. günü gerçekleşti. Fetihlerin en büyüğü olan bu zafer ile şirk ve bâtıl yok edildi, Kâbe’nin etrafındaki putların yıkılması tamamlandı ve o zamanda şeytan, mübarek topraklarda Allah'a şirk koşulmasından ümidini kesti.

• Müşriklerin ibadet ettiği en büyük putları Lât ve Uzzâ da yine Ramazan ayında yıkıldı. Uzzâ'nın bulunduğu ev, Halid Bin Velid (رضي الله عنه) tarafından Hicrî 8. yılın Ramazan ayında yıkıldı. Hicrî 9. yılın Ramazan ayında ise, Taif’ten Sakifoğullarına ait bir elçi grubu Rasûlullah ﷺ'e gelerek müslüman olmak istediklerini bildirdi. Ve aynı sene Sakifoğullarının ibadet ettiği Lât putu da yıkıldı.

• Kudüs'ün ilk fethinin de, Hicrî 16 senesinin Ramazan ayında gerçekleştiği rivayet edilir. Ömer İbnu'l-Hattâb (رضي الله عنه)'ın halifeliği döneminde Ebu Ubeyde B. Cerrah (رضي الله عنه) komutasındaki İslam ordusu Şam'ın fethini tamamladı ve o zamanlar 'İlya' adlı bir Bizans şehri olan Kudüs'ü kuşattı. Dördüncü ayın sonunda kuşatmaya dayanamayan İlya halkı, şehri yalnızca Emîru'l-Mu'minîn Ömer İbnu'l-Hattâb'a teslim edeceklerini bildirdi. Müslümanların Halifesi bizzat gelerek bir emanname imzaladı ve ilk kıblemiz Kudüs'ü Haçlı işgalcilerden geri aldı.

• 25 Ramazan 479'da Endelüs’teki Zellêka Vadisi yakınlarında efsane komutan Yusuf Bin Taşfîn kumandasındaki Murabıtlar ordusu, “Sultanınıza savaş meydanında hesaplaşacağımızı haber verin” diye haber salan Haçlı kral IV. Alfonso'nun 100.000 kişilik küffâr ordusunu ezip geçti. Kral VI. Alfonso, sağ kalan az sayıdaki askeriyle birlikte yaralı olarak savaş alanından kaçarak canını kurtardı.

• Irak'ta Müslümanlara karşı akla hayale gelmeyecek zulümler işleyen Moğol ordusu, Suriye'deki Müslümanları da aynı zulme düçar etmek için yaklaşık 100.000 askerle yola çıktı. Moğollar, 25 Ramazan 658'de, Baybars komutasındaki Memlük İslam ordusu ile karşı karşıya geldi. O ana kadar hiçbir ordu tarafından durdurulamayan Moğol ordusu, Memlük Sultanı Seyfeddin Kutz'un, “Va İslâmah!” diye haykırarak başlattığı hücum ile yenilgiye uğradı. Böylece Orta Doğu'daki Moğol ilerleyişi durmuş ve yıkılmaya yüz tutmuş İslâm dini, bir kez daha kaim olmuştu.

• Yine Endelüs'ün fethi de Cihad ve zafer ayı Ramazan'da gerçekleşmiştir. Târık b. Ziyâd, emrindeki 7000 kişilik bir orduyla, 28 Ramazan 92 senesinde Vizigot komutanlarından Radrik ve ordusunu, Buhayra mevkiinde mağlup etti ve hemen ardından İspanya'nın en büyük şehirleri sırayla fethedildi. Bugün dahi İslâm ve dünya medeniyetinin zirvesi olan Endelüs'te, yaklaşık 800 yıl boyunca Allah'ın Şeriatı hakimdi. Allah Azze ve Celle onu bize geri döndürsün..

• Hicrî 10. Senenin Ramazan ayında, İslâm Yemen'de de üstün gelerek yayılmaya başladı.

Bunlara kulak ver kardeşim; bunlar, uydurulmuş hikayeler değil, senin izzet ve şeref dolu, korunmuş ve övülmüş tarihin, kimliğin ve benliğin... Benzeri görülmemiş bu tarih, Mücahidlerin Komutanı, komutanların en cesuru, cesurların da Allah yolunda ölümü en çok arzulayanı, rızkı mızrağının ucunda kılınan Savaş Peygamberi Muhammed b. Abdullah'ın (ﷺ) en önde yürüdüğü o yolda ve akıtılan kanlar ile yazıldı. Ne kadar değişsen ve unutsan da senin aslın bu, yolun bu, çaren bu. Sen de tıpkı mübarek Komutanın gibi, “la ilahe illallah diyene kadar insanlarla savaşmakla” emrolundun. Öyleyse Allah'a ve Rasûlü'ne icabette acele et.

Unutma ki bu din, bunca zaman yalnızca “yol gösteren bir kitap ve onu destekleyen bir kılıç” ile kaim oldu ve bundan sonra da yalnızca bununla kaim olacak..
t.me/kaybolanizzetimiz2

? **İşgal Savunma Bakanı Gallant:

Ramazan ayının Müslümanlar için cihat ayı olduğunu anlıyoruz. Karşımıza çıkmayı düşünen herkesi uyarıyoruz. Biz savaşa hazırız, hata yapmayın.**