ঌ #Tumblr Pictures #Tumblr Quotes
ঌ # TeN TiME : @LZLLL - @PPPJP
بوت حجز تمويلات @fpbot
- قناة التمويلات | @ossss .
- لطلب التمويل | @sssso .
Last updated 1 Tag, 2 Stunden her
القناة الأكبر لزوامل المنشد المجاهد #عيسى_الليث
للتواصل مع ادارة القناه @OdaygholyBot
https://telega.io/c/zwamlallaith
قناة ميوزك الرماس 🔜🎵
التردد الجديد لقناة ميوزك الرماس 10971 - H
المدير : #حسن_سامي💛 🔚
للعلانات المموله والتجاريه 👇🏻
https://t.me/mumool
قناتي و يومياتي حسن سامي👇
https://t.me/hassan_sami25
Last updated 2 Tage, 11 Stunden her
Fıkıh kanalımıza abone olabilirsiniz?
Abdulâlâ bin Ali anlatıyor: Günlerden bir gün ahlakıyla ahlaklanacağım, kendime örnek alacağım kimseleri bulmak için Lübnan Dağı'na çıktım. Allah Teâlâ, mağarada tek başına duran bir adamı rast getirdi. Yüzü nur gibi parlıyordu, sekinete ve vakara bürünmüştü. Yanına yaklaşıp selam verdim, o da en güzel şekilde selamıma karşılık verdi. Yanına oturmuştum ki bir süre sonra Allah Teâlâ şiddetli bir yağmur gönderdi ve her yeri sel bastı. Mübarek zatın izni olmaksızın mağaraya sığınmaktan hayâ ettim. Lakin o beni alıp mağaraya götürdü ve tam karşısındaki bir kayaya oturmamı istedi.
Dışarıda yağmur yağarken ben sıkıntıdan bunalmıştım. O ise benim oturduğum kaya gibi bir kayanın üzerinde sürekli namaz kılıyordu. Bir süre sonra bana seslendi ve "Allah hizmetçisi olmanın şartlarından bazısı da tevazu ve teslim olmaktır" dedi. Bunun üzerine "Allah sevgisinin alâmeti nedir?" diye sordum. Şöyle cevap verdi: "Bedenin, sakalın gibi büküldüğünde; kalbin, Allah'a özlem ile için için yandığında bil ki kalbin Allah sevgisi üzeredir. Allah'ı seven bir kulun Allah'ı terk etmeksizin beklediği ceza bile onun için bir nimete dönüşebilir. Herkesin yeri doldurulur ama Allah'ın yeri doldurulmaz. Bakmaz mısın Âdem'e (aleyhisselâm)? Kendisine bir cezanın gelmesini bekliyordu bununla beraber Allah'tan hiç ayrılmadı nihayet beklediği ceza onun için bir nimete dönüştü." Bu cevabından sonra şunları söyledi:
*Zayıf bir beden, bolca gözyaşı, katil bir heva, hasta bir kalp.
Ey gönüllerin sevgilisi! Benim kalbim hasta,
Heva katilim olmuş, gözyaşlarım akıyor.
Eğer aşıkların imtihanı uzun oluyorsa, benim imtihanım uzadıkça uzadı.*
Mübarek zat sözlerini bitirdikten sonra derin bir iç çekti ve yere düşüp oracıkta can verdi. Onu defnedeyim, cenazesini hazırlayayım diye dışarıda birilerini bulabilmek için mağaradan çıktım. Lakin kimseyi bulamadım. Geri döndüğümde adam yerinde yoktu. Her yerde aradım ama bulamadım. Şaşkın ve düşünceli hâlde orada beklerken bir ses işittim. Şöyle diyordu: "Seven, sevdiğinin katına yükseltildi. Çok arzuladığına ulaştı."
Ey kardeşim! Vallahi, senin kendi kendinin hesap görücüsü olman senin için bir adalettir. Ey âdemoğlu! Şunu bilesin ki sen tek başına öleceksin, kabre tek başına gireceksin, tek başına diriltileceksin ve tek başına hesaba çekileceksin.
Ey âdemoğlu! Senin dışındaki insanların tamamı Allah'a itaat etmiş olsalar ve sen de Rabbine isyan etmiş olsan vallahi diğerlerinin itaat etmiş olması sana hiçbir fayda sağlamaz.
Bir defasında İbrahim bin Ethem bir adamla karşılaştı. Adama "Ey Ebu İshak! Nasılsın?" diye sordu. Adam da şöyle cevap verdi:
*Dinimizi paramparça ederek imar ediyoruz dünyamızı,
Elimizde ne din ne de imar ettiklerimiz kaldı.
Rab olarak Allah'ı seçen, azap endişesiyle dünyasından vazgeçen kullara müjdeler olsun!*
-Ebul Ferec İbnu'l Cevzi.
Ey başına gelecek felaketlerden gafil olan adam! Kusurlarıyla beraber Allah'ın kapısında bekleyen adam! Azim sahibi kimseler seni geçmişken sen gaflet denizinde yüzüyorsun. Günahlarından pişman olmuş olarak Rahman'ın kapısında bekle, başını öne eğ ve "Ben zalimlerden oldum" de! Seher vakitlerinde ellerini açıp bağışlanmayı dile. Takva ehli kullardan olmasan bile onlara benzemeye hatta onları geçmeye çalış. Yağmur bulutları gibi gözyaşı akıt. Gecenin karanlığında kalk ve Allah'a dua et. Tövbe etmiş olarak Allah'ın kapısına gel, hayatın boyunca yapamadığın hayırlı amelleri yapmaya çalış. Oyun eğlenceyi terk et. Eğer ahireti istiyorsan dünyayı boşa!
Ey uzun geceler boyunca uyuyan! Takva sahibi kimseler harekete geçti, kervan yola çıktı. Sen ise hâlâ uykudan uyanamadın.
Selman (radıyallahu anhu), Kinde kabilesinden Savap adında bir kadınla evlenmişti. Selman (radıyallahu anhu), kadının evinin kapısına gelip bekledi ve ismiyle kadına seslendi ama kadın ona cevap vermedi. Nihayet Selman (radıyallahu anhu) kadının yanına gelip "Ey kadın! Dilsiz misin yoksa sağır mısın? Beni duymuyor musun?" dedi. Kadın cevaben "Ey Rasûlullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) sahabesi! Ne sağırım ne de dilsizim fakat yeni evlenen bir kadın yüksek sesle konuşmaktan haya eder" dedi. Daha sonra Selman (radıyallahu anhu) evin içine girdi. Bir de baktı ki duvarlar süslü kumaşlarla donatılmış, yerlerde kuş tüyü minderler ve ipek döşekler serilmiş. Bunun üzerine Selman (radıyallahu anhu) "Ey kadın! Senin evin hummalı (hasta) bir adamın eviydi de sen bunu gizlemek için bunları mı serdin yoksa Kâbe Kinde'ye mi taşındı -çünkü böyle süslenmeye layık olan yer Kâbe'dir-?" dedi. Kadın şöyle cevap verdi "Ey Rasûlullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) sahabesi! Yeni evlenen kadın evini süslemekten hoşlanır" dedi. Daha sonra Selman (radıyallahu anhu) bir de baktı ki hizmetçiler başında dikilmiş, kendisine su ve yemek getirmişler. Bunun üzerine şöyle söyledi: "Ben, Rasûlullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurduğunu işittim:
“Kim şaşalı kıyafetler giyer, gösterişli hayvanlara biner, şehvet verici yiyecekler yerse cennetin kokusunu dahi alamaz."
Kadın da şöyle söyledi: "Ey Rasûlullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) sahabesi! Şahit ol ki şu evdeki her şeyi Allah rızası için infak ediyorum. Şu köleleri de Allah rızası için azat ediyorum. Sen din hususunda benim ihtiyacımı karşılarsan ben de ev işleri ve geçim dertleri hususundaki işleri üstleneceğim." Selman (radıyallahu anhu) cevaben "Allah seni rahmetiyle kuşatsın ve yardımcın olsun" dedi.
Salih zatlardan birisi şöyle anlattı: Günlerden bir gün Hasan-ı Basri ile birlikte oturuyordum. O sırada önümüzden kalabalık bir grup geçti ve ölü bir adamı arkalarında sürüklüyorlardı. Hasan Basri onları görünce birden kendinden geçip bayıldı. Bir müddet…
Salih zatlardan birisi şöyle anlattı: Günlerden bir gün Hasan-ı Basri ile birlikte oturuyordum. O sırada önümüzden kalabalık bir grup geçti ve ölü bir adamı arkalarında sürüklüyorlardı. Hasan Basri onları görünce birden kendinden geçip bayıldı. Bir müddet sonra uyanınca neden bayıldığını sordum. Hasan, "Şu topluluğun arkasında sürüklenerek götürülen adam âbid bir kul, faziletli bir zat idi" dedi. Bunun üzerine "Ey ebu Sait! Onu bize anlat, başına ne geldi de bu hâle düştü bize söyle" dedim. Hasan Basrî şöyle anlattı: Bu şeyh, bir gün namaz kılmak için mescide doğru yürüyordu. Yolda giderken Hristiyan bir kadınla karşılaştı ve ondan etkilendi, fitneye kapıldı. Kadın ise onu istemedi ve "Benim dinime girmedikçe seninle evlenmem" dedi.
Aradan zaman geçti, âbidin kadına olan arzusu giderek arttı. En sonunda kadının isteğine cevap verdi ve Hanif olan İslam dinini terk etti. Bizim âbid kul Hristiyan olunca kadın yanına gelip şunları söyledi "Ey adam! Sen pek hayırsız bir insansın. Hiçbir kıymeti olmayan şehvetin için ömrünü adadığın dinden vazgeçtin. Bana gelince; ben, bir olan ve es-Samet olan Allah'ın komşuluğunda sonsuz nimetleri elde edebilmek için Hristiyanlığı terk ediyorum."
Kadın, bu sözlerinin ardından şu ayetleri okudu "De ki: O Allah birdir. Her şey ona muhtaçken o hiçbir şeye muhtaç değildir. O, doğurmamış ve doğurulmamıştır. Hiçbir şey ona denk değildir." (İhlas, 1-4)
Olaya şahit olanlar kadının durumuna şaşırdılar ve "Sen bu sureyi daha önceden ezberlemiş miydin?" diye sordular. Kadın şöyle cevap verdi "Hayır. Vallahi, bu sureyi daha önce hiç bilmiyordum. Fakat şu adam benimle evlenmekte ısrar edince o gece bir rüya gördüm. Rüyamda ateşe girdiğim ve ateşteki yerim bana gösterildi. Kendimi o hâlde görünce çok korktum. Daha sonra Malik (cehennem bekçisi) adında bir melek şunları söyledi 'Korkmayasın, üzülmeyesin. Allah Teâlâ, seninle evlenmek isteyen o adamın vesilesiyle seni cehennemden azat etti. Ardından elimden tuttu ve beni cennete götürdü. Burada içerisinde bir şeyler yazan bir kâğıt parçası buldum. Kâğıtta şunlar yazıyordu: 'Allah dilediğini siler, dilediğini bırakır. Bütün kitapların aslı onun yanındadır. (Rad, 39) Peşinden bana İhlas suresini okuttu ve ezberleyinceye kadar tekrar ettirdi. Uyandığım zaman onu ezberlemiş olduğumu fark ettim."
Hasan-ı Basri dedi ki: İşte kadın böylece Müslüman oldu ve önceden âbid olan kul, mürtet olduğu için öldürüldü.
ঌ #Tumblr Pictures #Tumblr Quotes
ঌ # TeN TiME : @LZLLL - @PPPJP
بوت حجز تمويلات @fpbot
- قناة التمويلات | @ossss .
- لطلب التمويل | @sssso .
Last updated 1 Tag, 2 Stunden her
القناة الأكبر لزوامل المنشد المجاهد #عيسى_الليث
للتواصل مع ادارة القناه @OdaygholyBot
https://telega.io/c/zwamlallaith
قناة ميوزك الرماس 🔜🎵
التردد الجديد لقناة ميوزك الرماس 10971 - H
المدير : #حسن_سامي💛 🔚
للعلانات المموله والتجاريه 👇🏻
https://t.me/mumool
قناتي و يومياتي حسن سامي👇
https://t.me/hassan_sami25
Last updated 2 Tage, 11 Stunden her