- اهلا بك في سورس بلاك .
- لطلب تمويل القنوات : @xxx1x
- قناة التمويل : @nnnon
- لطلب التمويل : @ossss
- فريق الدعم - @TwSLBlackBot
- انستا https://instagram.com/DS1
Last updated 2 months, 1 week ago
Last updated 5 months ago
بعض القصص لا تنتهي أبداً ?.
- لطلب تمويل تواصل ← : @ooooow
- قناة التمويلات : @xxxxzz
Last updated 2 months, 2 weeks ago
“Dilimden bağı çöz, Ki sözümü anlasınlar.” (TâHâ/ 27,28)
___
Dilimde meydana gelen şu kekemeliği gider ki sözümü anlasınlar. Tefsirciler şöyle der: Musa Firavun'un evinde büyüdü. O küçükken bir defa Firavun onu kucağına aldı. Hz. Musa eliyle onun sakalını çekti. Bunun üzerine Firavun, Musa'yı öldürmek istedi. Eşi Âsiye dedi ki: Şüphesiz onun aklı ermez. Bunu sana izah edeceğim. Onun önüne iki ateş parçası ile iki inci koy. Eğer inciyi alırsa, aklının erdiğini, Eğer ateş parçalarını alırsa, onun aklı ermez bir çocuk olduğunu anlarsın. Firavun bunları Musa'nın önüne koydu. O da ateş parçasını aldı ve ağzına koydu; dolayısıyleadilinde tutukluk meydana geldi.
#tefsirdersimizdenbiriktibas / Safvetü’t Tefasir - Muhammed Ali Sabûnî 🥀
(Birde bu ayet ve tefsiri kendi nefsimiz üzerinden düşünsek, bu teselliyi kendimize yapılmış saysak… kalbimiz ne kadar mutmain olur ve biz biliyoruz ki Rasulullaha hitap ümmetine de hitaptır. Elhamdulillah. Şifa olsun. ♥️)
Yüce Allah, bir âyette şöyle buyurur:
وَلَوْ يُعَجِّلُ اللّٰهُ لِلنَّاسِ الشَّرَّ اسْتِعْجَالَهُمْ بِالْخَيْرِ لَقُضِيَ اِلَيْهِمْ اَجَلُهُمْؕ
“Eğer Allah, insanların hayrı istedikleri gibi şerri de aceleyle vermek isteseydi, elbette onların ecelleri çoktan gelip çatardı.” (Yûnus, 10/11)
Bu âyet, insanın çoğu zaman kendi iyiliğini düşündüğünü zannederken, aslında farkında olmadan kendisine veya sevdiklerine zarar verebileceği durumları gözler önüne serer. İnsanoğlu, dünya hayatının meşgalesi ve günlük koşuşturmacası içinde, çoğu zaman duygularına yenik düşer. Özellikle öfke anlarında kontrolsüzce sarf edilen sözler, geri dönülmesi imkânsız zararlara yol açabilir.
Selef âlimleri, bu âyeti tefsir ederken insanın öfke anında kendisine, evladına veya ailesine beddua etmesinin ne denli tehlikeli olabileceğini belirtmişlerdir. Şöyle demişlerdir:
“İnsan, öfke anında kendisine, çocuğuna veya yakınlarına beddua eder. Eğer Allah Teâlâ bu duaları kabul etseydi, o kişiyi ve beddua edilenleri helak ederdi." (İbn Kayyim Tefsiri)
Bu ifade, insanın aceleyle, düşünmeden söylediği sözlerin nasıl büyük bir felakete yol açabileceğini vurgular. Allah’ın rahmeti, insanın bu aceleciliğine ve düşüncesizliğine hemen karşılık vermez. Zira Allah, kullarının iyiliğini ister ve onlara tövbe etme fırsatı tanır. Bu ilahi merhamet sayesinde, insanın öfke anında söylediği beddualar hemen kabul olunmaz. Ancak bu, insanın her an diline ve dualarına dikkat etmesi gerektiği gerçeğini değiştirmez.
Âyette geçen "aceleyle" ifadesi, insanın hayrı talep ederken bile nasıl bir acele içinde olduğunu, hemen sonuç almak istediğini, sabırsız davrandığını anlatır. Ancak aynı acelecilik, şerri talep ederken de kendini gösterir. Kişi, öfke anında ne dediğini bilmez, dilini kontrol edemez hâle gelir. Bu durumda, sarf edilen bir beddua, aslında istenmeyen sonuçları beraberinde getirebilir.
Bu âyet, insana öfke anlarında ne denli temkinli olması gerektiğini hatırlatır. Çünkü öfke, aklı örten ve doğruyu yanlıştan ayırt etmeyi zorlaştıran bir duygudur. İslâm, insana sabrı, itidali ve öfke anlarında kendini kontrol edebilmeyi öğütler. Hz. Peygamber’in (s.a.v) birçok hadiste öfkeyi kontrol etmenin erdemine vurgu yapması, bu konunun ne kadar önemli olduğunu gösterir.
Öfke anında yapılan beddualar, sarf edilen sözler geri alınamaz; fakat sonuçlarıyla yüzleşmek kaçınılmaz olabilir. Bu yüzden Müslüman, her daim nefsini kontrol etmeye, diline ve davranışlarına dikkat etmeye özen göstermelidir. Dua ederken, neyi talep ettiğimizi, niçin istediğimizi ve bunun sonucunda ne olabileceğini iyice düşünmeliyiz.
Allah’ın rahmeti ve merhameti sayesinde, aceleyle ve öfkeyle yapılan duaların hemen kabul edilmemesi, bizlere düşünme ve doğruyu bulma fırsatı sunar. Bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirerek, dualarımızı hayra yöneltmeli, dilimizi hikmetle süslemeliyiz. Öfkenin getirdiği yıkımdan uzak durmak, ancak bu şekilde mümkün olacaktır. Bu bağlamda, şu söz ne kadar da anlamlıdır:
“Öfke, aklın ateşidir; bu ateşten sakının, çünkü yanarsa, sadece sizi değil, çevrenizdeki her şeyi yakıp kül eder.”
Ömer Çınar / 29 Safer 1446 - 1 Eylül 2024 Pazar
hadis’i şerifte geçen “müflis kimdir?” i açıklar gibi…
Ebü Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Rasülullah sallallahu aleyhi ve sellem:
"Müflis kimdir, biliyor musunuz?" diye sordu. Ashab:
- Bizim aramızda müflis, parası ve malı olmayan kimsedir, dediler. Rasülullah sallallahu aleyhi ve sellem:
"Şüphesiz ki ümmetimin müflisi, kıyamet günü namaz, oruç ve zekat sevabıyla gelip, fakat şuna sövüp, buna zina isnad ve iftirası yapıp, şunun malını yiyip, bunun kanını döküp, şunu dövüp, bu sebeple iyiliklerinin sevabı şuna buna verilen ve üzerindeki kul hakları bitmeden sevapları biterse, hak sahiplerinin günahları kendisine yükletilip sonra da cehenneme atılan kimsedir" buyurdular. (Müslim, Birr 59. Ayrıca bk. Tirmizî, Kıyamet 2)
“Onca mesafeyi katetmek için onca adım anlamına gelen onca saat yürümelidir insan; aklınıza estiği gibi atamazsınız adımlarınızı, zira alelade bir bahçe gezintisine çıkmamışsınızdır.”
“Yürüyenin karşılaştığı koşulları daha önce benzer bir şey yaşamamış birine kabaca tarif etseniz, hepsi tuhaf, anormal, hatta gönüllü bir esaret gibi gelir. Çünkü şehirli insan, alışveriş zincirinden kopmak, enformasyonu, imajları ve ürünleri yeniden dağıtan ağın parçası olmamak ve tüm bunların onlara biçtiğiniz gerçeklik ve önem kadar gerçek ve önemli olduklarını fark etmek gibi, yürüyenin özgürlük kabul ettiği şeyleri yoksunluk olarak değerlendirmeye meyillidir. Zincirinden boşanan dünyanız yıkımdan kurtulmakla kalmaz, bütün zincirlerin nasıl ağır, boğucu ve aşırı kısıtlayıcı oldukları da çıkar ortaya.”
“Özgürlük bir lokma ekmek, bir yudum su, uçsuz bucaksız kırlardır o halde…”
“hız, kendini ve başkalarını ihmal etme, telaş ve yorgunluk.”
“Sadece kitaplar arasında düşünebilenlerden, aklını kitapların dürtüklemesini bekleyenlerden değiliz biz. Bizim ethosumuz açık havada, tercihen yolların bile tefekküre daldığı ıssız dağlarda veya deniz kıyılarında yürüyerek, sekerek, tırmanarak, dans ederek düşünmektir.”
“Deniz ve alabildiğine gökyüzü! Bunca zaman ne diye işkence etmişim kendime!”
*Hz. Zekeriya (a.s) 120, eşi 98 yaşlarındayken Allah onlara Yahya (a.s) müjdeledi. (Meryem/8)
Hz. İbrahim (a.s) 120 eşi Sare 99 yaşlarındayken Allah onlara İshak (a.s) müjdedi. (Hud/72)*
Hz. İbrahim ve Hz. Zekeriya (a.s) kendilerinin ve eşlerinin çok yaşlı olduğunu söyleyerek hayret ve şaşkınlıklarını gizleyemeyerek bunun nasıl olacağını garip karşılamışlar. Bu iki ayet tefsirinin devamında bunun Allahın katında zor ve imkansız olmadığını devamındaki ayet’i kerime ve tefsiriyle şöyle buyurmuş Allahû Teâlâ (c.c);
“Onu iki yaşlı ihtiyardan yaratacağım. Onun icadı ve yaratılması benim için kolay ve basittir. Sen anılan bir şey değilken seni yarattığım gibi, sizden Yahya'yı yaratmaya da kadirim. Tefsirciler şöyle der: Yaratma hususunda Allah için kolaylık ve güçlük diye bir şey yoktur.
Bu Allah’ın kudreti karşısında şaşılacak birşey değildir.” (Safvetü’t Tefasir)
Onun katında imkansız diye birşey yoktur. Tefekkür edersek bu bilgi üzerine alınacak çok hikmet, ders, ibret var aslında bizim için. Bu çok güzel, kıymetli bilgiye Rabbimizin kelâmının güzelliğine dikkatlerinizi çekmek ve sizlerlede paylaşmak istedim. İstifadeli olsun hepimize. ??
اَللّٰهُمَّ اغْفِرْ لِي مَا قَدَّمْتُ وَمَا أَخَّرْتُ، وَمَا أَسْرَرْتُ وَمَا أَعْلَنْتُ، وَمَا أَنْتَ أَعْلَمُ بِهِ مِنِّي، اَللّٰهُمَّ ارْزُقْنِي مِنْ طَاعَتِكَ مَا تَحُولُ بَيْنِي وَبَيْنَ مَعْصِيَتِكَ، وَارْزُقْنِي مِنْ خَشْيَتِكَ مَا تُبَلِّغُنِي بِهِ…
- اهلا بك في سورس بلاك .
- لطلب تمويل القنوات : @xxx1x
- قناة التمويل : @nnnon
- لطلب التمويل : @ossss
- فريق الدعم - @TwSLBlackBot
- انستا https://instagram.com/DS1
Last updated 2 months, 1 week ago
Last updated 5 months ago
بعض القصص لا تنتهي أبداً ?.
- لطلب تمويل تواصل ← : @ooooow
- قناة التمويلات : @xxxxzz
Last updated 2 months, 2 weeks ago