Unlock a World of Free Content: Books, Music, Videos & More Await!

Fıkıh Notlarım

Description
Advertising
We recommend to visit

Merhaba. Kaliteli içerikler ve sansürsüz görüntüler paylaşıyorum 👌
Youtube Kanalım : youtube.com/sahinozkan
Instagram : instagram.com/sahinozkan
Reklam/İletişim İçin : @sahinozkan00

Kanal Davet Linkimiz : t.me/sahinozkan0

www.sahinozkan.com.tr

Last updated 2 weeks, 6 days ago

Tüm Dünyadaki ve Türkiye'deki Anlık Gelişmeler! 📝🌎

😎 Tüm sorular için: @buzzads

Last updated 2 weeks, 5 days ago

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı - President of Türkiye and AK Party Chairman

Last updated 1 month, 2 weeks ago

10 months ago

Namazda İstirahat Oturuşu Yapmanın Hükmü

Soru: Namazda istirahat oturuşu (1. ve 3. rekatlara kalkmadan önce kısa süreliğine oturma) yapmanın hükmü nedir?

Cevap: İstirahat oturuşu alimlerden gelen en sahih görüşe göre namazın sünnetlerinden bir sünnettir. Sahih-i Buhari'de geçtiği üzere Malik b. el-Huveyris, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)"in tekli rekatlardan (1 ve 3) kalkmadan önce (birazcık) oturduğunu gördü.

  1. rekattan 2. rekata ve 3. rekattan 4. rekata kalkarken yapılır. Kadında bu konuda erkek gibidir.

İshak b. Rahuveyh, İmam Şafii istirahat celsesini müstehap görmüşlerdir. Aynı zamanda İmam Ahmed'de sonradan Malik b. Huveyris hadisi sebebi ile bu görüşü tercih etmiştir. İmam Nevevi "Mecmu"da şöyle dedi: "Herkesin, sahih hadisler olması ve bu duruma zıt sahih hadisler olmaması sebebiyle istirahat celsesini yapmakta gayretli olması ve terkinde mütesahil davrananlara aldanmaması gerekir."

Alimlerin çoğunluğuna göre ise ihtiyaç hali dışında istirahat celsesi yapmak doğru değildir. Dediler ki; "Hadislerin çoğunda bu durum varid olmadı, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) bunu Malik hadisinde ihtiyaç durumunda yaptı. Böyle söyleyenlere "Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in bunu ihtiyaç için yaptığına dair bir delil sabit olmamıştır" deriz. Allah en doğrusunu bilir.

-Şeyh Süleyman el-Ulvan.

10 months ago
Fıkıh Notlarım
10 months, 1 week ago

Soru: Kusmak abdest gerektirir mi, abdesti bozar mı?

Cevap: Bu konuda ilim ehli arasında ihtilaf vardır.

İmam Malik dedi ki: "Kusmak abdesti gerektirmez ancak madmada yapar ve ağzını yıkar." Bu, aynı zamanda İmam Şafii'nin ve bir rivayete göre Ahmed'in mezhebidir.

Ebu Huzeyfe dedi ki: "Kusmak abdesti gerektirir." Bu Sevban'ın "Rasûlullah kustu ve abdest aldı." Hadisi sebebiyle bir rivayete göre İmam Ahmed'in mezhebidir.

İbn Mace İsmail b. İyaş'dan, o İbn Cureyc'den, o İbn Ebi Melike'den, o da Aişe'den Nebi'nin "Kime kusmak, burun kanaması, kales (kusuntu) ve mezi isabet ederse dönsün, abdest alsın ve namazını (kaldığı yerden) bina etsin. Bu sırada konuşmasın" dediğini rivayet etti.

Bu hadis cidden zayıftır. İsmail b. Iyaş kendi beldesi dışında muteber biri değildir. Bu meselede sahih olan kusmanın abdest gerektirmeyeceğidir.

Sevban'ın hadisinin sıhatinde ihtilaf vardır. Hadis sahih olsa bile (abdest alma emri) müstehablığa hamledilir çünkü mücerred fiilde asıl olan budur. Imam İbn Abdilber el-İstizkar'da Ebu'd Derda'nın hadisi hakkında dedi ki: "Bu hadis ilim ehli katında hadis olarak sabit değildir ve manasında hükmü vacip kılacak bir şey de yoktur."

Doğru bakış, üzerinde icma edilmiş abdestin ancak sabit bir delille bozulabilecegidir. Kusmakla abdestin bozulacağı konusunda ne düzgün bir dayanak vardır, ne de hüccet sayılabilecek kimselerin icması vardır.

Allah kusan kişiye abdest almayı emretmemiş, Rasûlullah'ın sünnetinde böyler bir şey sabit olmamış ve ümmet de bunun üzerinde ittifak etmemiştir.

-Şeyh Süleyman el-Ulvan.

10 months, 1 week ago
Fıkıh Notlarım
10 months, 2 weeks ago

Soru: Farz namazlardan sonra elleri kaldırarak dua etmenin hükmü nedir?

Cevap: Farz namazlardan sonra dua için özellikle elleri kaldırmak meşru değildir. Nitekim Nebi'den ve hiçbir sahabeden böyle bir durum varid olmamıştır. Tabiinden kimsede bu hususta fetva vermemiştir. Ibadetlerde asıl olan bir delil sabit olana kadar bunu yapmanın yasak olduğudur. Nitekim Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'nin farz namazdan sonra ellerini kaldırdığı ve dua ettiği nakledilmemiştir.

Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) dedi ki: "Kim bizim şu işimize (dinimize) onda olmayan bir şey sokarsa o reddedilmiştir."

Ancak namaz kılan kişinin başına dua etmesi gereken bir durum gelirse o vakite bu ibadeti has kılmadan namazdan sonra ellerini açıp dua etmesinde bir beis yoktur.

"Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) Amr b. Avf oğullarının arasını düzeltmek için gitti. Namaz vakti geldi. Müezzin Ebubekir'e gelerek "İnsanlara namaz kıldırırmısin, kamet getireyim mi?" dedi. Ebubekir "evet" dedi ve namaza durdu. Sonra Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) geldi. Saflar arasında yürüyerek birinci safta durdu. Nebi'yi gören insanlar el çırpmaya başladı. Ebubekir namazda dönüp bakmadı. İnsanlar el çırpmayı çoğaltınca dönüp baktı. Ve Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'i arkasında gördü. Nebi eliyle yerinde kalmasını ve namazı kıldırmasını işaret etti. Ebubekir de elini kaldırıp Nebi'nin bu emrinden dolayı Allah'a hamd etti."

Hadis bu gibi durumlarda dua etmek ve elleri kaldırmak hususunda delildir zira Ebubekir (radıyallahu anhu) bunu yaptı ve Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) bunu onayladı. İşte bu namazın içinde veya dışında (özel durumlarda) dua edilebileceğini teyit eder niteliktedir. Allah en doğrusunu bilir.

-Şeyh Süleyman el-Ulvan.

10 months, 2 weeks ago
Fıkıh Notlarım
10 months, 2 weeks ago

Soru: Su olmadığından dolayı teyemmüm alıp namaz kılan, ardından namazı kıldiktan sonra su bulan kişi ne yapmalıdır?

Cevap: Bu meselede sahih olan namaz kılındığında yükümlülüğün ortadan kalktığıdır. İlim ehlinin çoğu, Ebu Hanife, Şafii ve Ahmed bu görüştedir.

İbn Sirin, Zuhri ve diğerleri vakit çıkmadığı sürece namazı iade eder dediler.

Sahih olan cumhurun mezhebidir. Kişi, su bulamadığında Rabbinden korkarak asıl (su) olmadığı için bedel (toprak) ile teyemmüm yapıp namazı ifa ettiğinde namazın farziyeti ondan düşer. Bu yaptığı meşrudur ve namazı iade etmesi gerekmez. Çünkü bu (namazı iade etmesi) meşru değildir ve bu hususta nehiy mevcuttur. "İbn Ömer dedi ki: "Rasûlullah'ın "Bir gün içinde aynı namazı iki kez kılmayın" dediğini işittim. (Ebu Davud)

Beyhaki Sünen-i Kubra'sında Ebu Zenad'ın şöyle dediğini rivayet etti:

"Son sözü söyleyen fakihlerimizden Medine'nin 7 fakihine ulaştım. Sonra onların bazı sözlerini aktarıp şöyle dediklerini söyledi: "Her kim teyemmüm alır ve namazı kılarsa, ister aynı vakit içinde isterse de farklı bir vakit içinde olsun su bulduğunda namazı iade etmesi gerekmez. Bulduğu suyla sonraki namazlar için abdest alır."

Ebu Said (radıyallahu anhu) anlatıyor: "İki kişi bir sefere çıktılar. Derken namaz vakti girdi. Beraberlerinde su olmadığı için temiz toprakla teyemmüm ettiler ve namazlarını kıldılar. Sonra vakti içinde su buldular. Bunlardan biri abdesti de namazı da iade etti, diğeri iade etmedi. Sonra Rasûlullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelince durumu anlattılar. Rasûlullah (aleyhissalatu vesselam) iade etmeyene: "Sünnete isabet ettin, namazın sana yeterlidir!" dedi. Abdesti ve namazı iade eden zata da: "Sana iki kat ecir var!" buyurdu." (Ebu Davud)

Ebu Said bu hadis için "mahfuz değildir, mürseldir" dedi.

-Şeyh Süleyman el-Ulvan.

10 months, 2 weeks ago
Fıkıh Notlarım
10 months, 2 weeks ago
Soru: Masturbasyonun hükmü nedir?

Soru: Masturbasyonun hükmü nedir?

Cevap: Bu konuda üç görüş vardır:

1- Mastürbasyonu yasaklayan bir delil sabit olmadığı için mutlak/koşulsuz olarak caizdir. Şevkani bu konuda bir risale yazmış ve bu görüşü desteklemiştir.

2- Zinaya düşme korkusu olsun veya olmasın mutlak olarak haramdır. Delil şu ayetin zahiridir: "Onlar ki, irzlarını korurlar. Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar. Kim bunun ötesine geçmek isterse, işte onlar haddi aşanlardır." (Mü'minun,, 5-7)

3- Zinaya ve fuhşiyata düşmekten korkanlara mübah, bunların dışındaki durumlarda ise haramdır. Bu görüş Ahmed b. Hanbel'indir. Şeyhu'l-İslam Ibnu Teymiyye (rahimehullah)'de bu görüşü tercih etmiştir.

-Şeyh Süleyman el-Ulvan.

10 months, 3 weeks ago
Soru: Sayın hocam, Allah'ın selamı ve …

Soru: Sayın hocam, Allah'ın selamı ve bereketi üzerinize olsun. Çocuğa zarar verdiği için akraba ile evlenmemeyi emreden herhangi bir hadis varmı? Açık ve tafsilatlı bir şekilde cevap verebilir misiniz? Allah razı olsun.

Cevap: Ne yazık ki avâmda (halkta) akraba ile evlenmekte ayıplanacak bir şey varmış gibi düşünce yayıldı. Hatta avâmdan bazıları akraba evliliği akreptir diyorlar. Aslında bu Allah'ın Kitab'ina, Peygamberi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in Sünnet'ine ve ilim ehlinin icmasına tümüyle aykırıdır. Allah Rasûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) dünyadaki kadınların en hayırlısı olan kızı Fatıma'yı amcasının oğlu Ali bin Ebi Talib ile evlendirdi. Ali bin Ebi Talib (radıyallahu anhu) Allah Rasûlü'nün kucağında büyüdü. Durum böyleyken, akraba ile evliliği yasaklayan bir hadis varid oldu mu diye sorulabilir mi?

-Şeyh Süleyman el-Ulvan.

We recommend to visit

Merhaba. Kaliteli içerikler ve sansürsüz görüntüler paylaşıyorum 👌
Youtube Kanalım : youtube.com/sahinozkan
Instagram : instagram.com/sahinozkan
Reklam/İletişim İçin : @sahinozkan00

Kanal Davet Linkimiz : t.me/sahinozkan0

www.sahinozkan.com.tr

Last updated 2 weeks, 6 days ago

Tüm Dünyadaki ve Türkiye'deki Anlık Gelişmeler! 📝🌎

😎 Tüm sorular için: @buzzads

Last updated 2 weeks, 5 days ago

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı - President of Türkiye and AK Party Chairman

Last updated 1 month, 2 weeks ago