Videosuz İngilizce Kanalı: @ingilizce
Aşağıdaki davet linki ile bizi arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.
? t.me/ingilizcep
REKLM: @Reklam
Reklamlarla ilgili hiç bir sorumluluğumuz yoktur, yönetimden bağımsızdır
Last updated 1 month, 2 weeks ago
tüm kamu kurum ve kuruluşların memur personel işçi alımlarından alımlarından anında haberdar olun (bakanlık üniversite memur sağıkçı katip ikm büro personeli polis bekçi ve daha fazlası)
Last updated 1 year, 4 months ago
Telegram kanalımızda Almanca Döküman Paylaşımları yapılmaktadır.
Almanca öğrenmek isteyenlere daha fazla yardımcı olabilmemiz için hertürlü görüş ve tavsiyeleriniz veya Kanalımızda Reklam vermek için
https://t.me/Zweimar
adresinden bize ulaşabilirsiniz.
Last updated 1 month ago
Peygamber Efendimiz’in (ﷺ) duası:
"Allah’ım! Nefsime takvâsını ver, onu arındır. Sen onu arındıranların en hayırlısısın. Onun dostu ve mevlâsı Sensin. Allah’ım! Fayda vermeyen ilimden, korkmayan kalpten, doymayan nefisten ve kabul olunmayan duadan Sana sığınırım."
📚 Müslim, 2722.
Suriye Devrim lideri Ahmed Şara’nın yürüttüğü başarılı siyasetten rahatsız olanlara bakıldığında bunların genel olarak Aleviler, solcular ve tekfirde aşırı kimselerden oldukları görülür.
Bu üç kesim pusuya yatmış yeni yönetimin açıklarını bulmada adeta birbirleriyle yarış içerisine girmiş durumdalar.
Bunlar arasında başka ortak noktalar olsa da konumuz bu olmadığı gibi muhataplarımız da bunlar değiller.
Bizim muhatabımız, olaylara dışarıdan bakıp anlamaya çalışan samimi kimseler.
Sosyal medyada yalan ve iftiralar üzerinden kurgu operasyonları yaparak Müslümanları tekfire ve nefret ettirmeye çalışan birkaç müfterinin ortaya attığı bazı meselelere değinmek istiyorum.
Suriye’nin yeni dönem idaresinde demokrasiyle yönetileceği söylemi koca bir yalandan ibarettir.
Batı’ya hitaben Batı medya organlarından birisine verilen ve birçok ihtimal barından bazı ifadelerin alınıp tekfir malzemesi gibi öne sürülmesi iftira değilse bir art niyettir.
Bu insanlar yıllarca İslam şeriatının hâkim olması için cihad edip mücadele verdi, bundan sonraki zannımız da bu yolda devam etmeleri yönündedir.
Şebbihaların bırakılması meselesi de köpürtülen diğer bir iftira.
Şam’ın düşmesi ve rejiminin devrilmesinin başlıca nedenlerinde birisi, askerlere yönelik uygulanan bu nebevi siyasettir.
Nitekim Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) de Mekke’yi fethettiğinde en azılı müşriklere eman vermişti.
Bu iddiayı dillendiren zihniyete göre 150 binin üzerinden askerin hepsinin öldürülmesi gerekirdi!
Şunu iyi bilmeliyiz ki Suriyeli Sünnilerin ve özellikle de mücahidlerin rejime, şebbihalarına ve ordusuna olan kin ve nefretleri diğer herkesten daha fazladır.
Bu yüzden ‘bunlar önüne geleni affediyor’, ‘serbest bırakıyor’, ‘iyi davranıyor’ gibi söylemler hiçbir şekilde gerçeği yansıtmıyor.
Suçu sabit olanlar hak ettikleri cezayı alıyor veya alacaktır, bu konuda müsterih olabilirsiniz.
Rejim şebbihaları serbest bırakılırken Müslümanların tutulması söylemi ise, ilk olarak Hizbut-Tahrir tarafından ortaya atıldı ve son olarak onlarla ilgili bu mesele de halle kavuşmuş bulunmakta.
Bu arada hiç alakasız bir şekilde Hurras ve diğer tutuklular gündeme getirilmeye çalışılıyor ki bunlar da çoktan kapanmış bitmiş meselelerdir.
Birkaç yıldan beri Hurras’tan dolayı hapiste yatan hiç kimse bulunmuyor. Geçtiğimiz sene çıkanların davası başkaydı, bunu öne sürenler olayları karıştırıyorlar.
Burada şunu da belirtmekte yarar var ki, Heyet içerisinde hapse alınan ve ağır işkencelerden geçirilenler diğerlerine göre çok daha fazladır.
Ancak olayların ortaya çıkması ve hatadan dönme çabalarından sonra, bu kimseler serbest bırakılmış ve gönülleri razı edilmeye çalışılarak helallik istenmiştir.
Ardından bu kimseler cihadlarına kaldıkları yerden devam etmiştir ve şu anda birçoğu önemli görevlerde bulunmaktadırlar.
Eğer iddia edildiği gibi, yönetimde bir sapma olsaydı, ilk önce bunlar ve diğer tüm mücahidler kılıçlarıyla buna itiraz ederlerdi.
Mücahidleri korkaklıkla ve zulme sessiz kalmakla itham edenler apaçık müfterilerdir.
Bu insanlar, Allah’ın sözünün yüce olması ve şeriatının hâkim kılınması canlarını ortaya koymuş, bu uğurda hapis ve yaralanmalar dahil en ağır bedelleri ödemiştir.
Kimi razı etmek için şirke ve haramlara göz yumsunlar ve niye böyle bir şey yapsınlar?
Bunları dillendirenleri Allah’tan korkmaya çağırıyorum. Zira bu iftiralarının altında ahiretten önce bu dünyada da ezilirler.
Sonuç olarak, herkes fitnelere maruzdur ve kimse masum değildir.
Bu yüzden Allah katında kimseyi temize çıkartamayız.
Biz ancak yaşadıklarımıza ve bildiklerimize şahitlik edebiliyoruz, bununla birlikte gaybı de bilmiyoruz.
Suriye devriminin başından beri yeterliliğini ispat etmiş ve işin başında olan bir kadrodan bahsediyoruz.
Allahu Teala’a Şam’ın fethini, Beşşar rejiminin devrilişini, hapishanelerdeki mazlumların kurtarılışını bu insanlara nasip etti. Bu bile başına çok büyük bir tezkiyedir.
Hatalar ve tökezlemeler olabilir, ancak bu ümmet hata üzerine bir araya gelmez.
“Şam, Allah’ın beldeleri arasında seçtiği bir yerdir ve orası için en hayırlı kullarını seçer.”
“Tüneller kazmak ve patlayıcı maddeler üretmek için uzun bir zamana ihtiyaç vardı.
Şahin İHA’larının üretilmesi uzun bir zaman aldı.
Bu süreçte birçokları mücahidlerin sessizliğini sorguluyordu.
Hatta bazıları, onların teslim olduklarını, cihadı terk ettiklerini ve yaşamın rahatlığına yöneldiklerini zannetti.
Bu kahramanlar hakkında ithamda bulunanların, haklarında dua edip istiğfarda bulunmaları boyunlarının borcudur.
Bu yıllar, sessiz çalışmaların yürütüldüğü ve düşmandan önce dostların ithamlarına maruz kalınan yıllardı.”
(Ebu Katade el-Filistini)
Allâme Ebu Katâde (hafizahullah) şunları söylemiştir:
“Vallahi aramızda yaşayanlardan bazıları Beyt-i Makdis’in fethini kesinlikle görecek ve Yahudilerin, onları dost edinenlerin ve onlarla ittifak yapanların öldürülmesiyle gözleri ve müminlerin gözleri aydın olacaktır. Sabredin! Şüphesiz ki Allah’ın vadi gelecektir… Ben bunu, fitnelere, musibetlere, husumetlere ve insanların durumlarına bakmaksızın söylemiyorum. Lakin bana bir zaman göster ki, ümmet bütün bunlardan hâli (boş) olmuş, öyle ki ilahi va’d bunların bulunmasıyla gerçekleşmemiş! Yağmurda gök gürültüsü, şimşek ve karanlık olur, lakin onda bol yağmur, ihsan, hayat ve nimet de vardır!" [1]
والله ثم والله ثم والله أيمانا حتى ينقطع النفس إن هذا الجهاد لن يتوقف حتى يفتح بيت المقدس. انتبهوا لأوضاعهم وعجزكم لتنسبوا النصر كله لله
“Vallahi sonra vallahi sonra vallahi, nefes kesilinceye kadar yeminler olsun ki, bu cihad Beyt-i Makdis fethedilinceye kadar durmayacak. Yardımın hepsini Allah’a nisbet etmeniz için onların (ğayri müslimlerin) durumlarının/konumlarının ve acizliğinizin farkında olun.”
وهو مقدمة جهاد اليهود والغاصبين للأقصى وبيت المقدس
“O (yani Şam cihadı) Yahudilere, Aksa ve Beyt-i Makdis’i gasp edenlere karşı cihadın mukaddimesidir.”
ووالله إن جهادكم هذا لن تتوقف مسيرته حتى تدخل أجنادكم بيت المقدس بإذن الله تعالى
“Vallahi muhakkak ki sizin bu cihadınızın yürüyüşü ordularınız bi iznillâhi teâlâ Beyt-i Makdis’e girinceye kadar durmayacaktır.”
Hiç şüphem yok ki Allah, bu yüce dini ve onun ehlini yüceltmek için kaderin yollarını hazırlıyor. Çok Yakında Yahudiler ve zalimler, ağızlarında zehir gibi bir günün acısını tadacaklar.
Şeyh Ebu Katade el-Filistini (hafîzahulallah)
Heyet Tahriru’ş-Şam komutanı Ebu Muhammed el-Cevlani'den sahadaki mücahidlere:
"Sizler apaçık hak sahipleri ve alemlere rahmet mesajının taşıyıcılarısınız; seçkin Nebi’nin (sallallahu aleyhi ve sellem) tanıklığı ile en hayırlı askerler olun.
Dünyaya yüce ahlakınızı gösterin.
Yeryüzünde yürüyen Allah yolunun çağrıcıları olun.
Fiillerinizle Kuran’ı temsil edin.
Şehre secde ile, mütevazı, kırık, başı eğik ve üstünlüğü rabbinize nispet ederek girin.
Ne hazırlığınız ve teçhizatınızla ne de sebatınız ve fedakarlıklarınızla zafer kazanmadınız; bu, tamamen Allah’ın üzerinizdeki bir lütfudur."
"Allah onların kalplerine korku düşürdü; bir kısmını öldürüyor, bir kısmını da esir alıyordunuz." (Ahzab: 26)
Ayetlerin tecelli edişini görüyoruz.
Önce batı Halep kırsalı ardından Halep şehrine giriş.
Kimsenin hesaplamadığı bir Nusret.
Halep içerisinde 3000 Konut ve Hamdaniye bölgeleri daha önce hiç alınmayan yerler.
Nusayri rejim tam bir çöküş yaşıyor.
Nefislerimizin şerrinden Allah’a sığınırız.
Zafer ancak Allah’tandır.
O’na tevekkül ettik, O’ndan yardım istiyoruz.
"Hiçbir zafer, Halep Kalesi'nin fethinden duyduğum kadar beni mutlu etmemiştir. Çünkü Halep fethedildiğinde, inşallah, bütün Şam fethedilmiş olur."
(Selahaddin Eyyubi)
Peygamber Efendimizin ﷺ Eşlerine Karşı olan Ahlakı;
Âişe (radiyallahu anha) dan gelen bir hadiste şöyle buyuruyor:
"Resûlullah ﷺ kapımın önünden geçtiği hiçbir gün olmadı ki gönlümü ferahlatacak ve gözümü aydınlatacak bir söz söylememiş olsun."
(Müsnedü’d-Dârimî, 4962)
Videosuz İngilizce Kanalı: @ingilizce
Aşağıdaki davet linki ile bizi arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.
? t.me/ingilizcep
REKLM: @Reklam
Reklamlarla ilgili hiç bir sorumluluğumuz yoktur, yönetimden bağımsızdır
Last updated 1 month, 2 weeks ago
tüm kamu kurum ve kuruluşların memur personel işçi alımlarından alımlarından anında haberdar olun (bakanlık üniversite memur sağıkçı katip ikm büro personeli polis bekçi ve daha fazlası)
Last updated 1 year, 4 months ago
Telegram kanalımızda Almanca Döküman Paylaşımları yapılmaktadır.
Almanca öğrenmek isteyenlere daha fazla yardımcı olabilmemiz için hertürlü görüş ve tavsiyeleriniz veya Kanalımızda Reklam vermek için
https://t.me/Zweimar
adresinden bize ulaşabilirsiniz.
Last updated 1 month ago