Unlock a World of Free Content: Books, Music, Videos & More Await!

𝙏𝙀𝙁𝙎𝙞𝙍_𝙞𝘽𝙉_𝙆𝙀𝙎𝙞𝙍

Description
@Tefsir_ibn_kesir_bot

“Allah içinizden iman edenlerin ve kendilerine ilim verilenlerin derecelerini yükseltir.”

Mücâdele sûresi 11. Ayet
Advertising
We recommend to visit

Merhaba. Kaliteli içerikler ve sansürsüz görüntüler paylaşıyorum 👌
Youtube Kanalım : youtube.com/sahinozkan
Instagram : instagram.com/sahinozkan
Reklam/İletişim İçin : @sahinozkan00

Kanal Davet Linkimiz : t.me/sahinozkan0

www.sahinozkan.com.tr

Last updated 3 weeks, 1 day ago

Tüm Dünyadaki ve Türkiye'deki Anlık Gelişmeler! 📝🌎

😎 Tüm sorular için: @buzzads

Last updated 3 weeks ago

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı - President of Türkiye and AK Party Chairman

Last updated 1 month, 2 weeks ago

1 month, 3 weeks ago
1 month, 3 weeks ago

Aziz ve yüce olan Allah, insanları Kitabı’nın âyetlerine yüz
çevirmeye karşı uyarmış, bu yüz çevirme ve uzaklaşmanın sonuçlarinı tüm şekil ve biçimleriyle açıklamıştır. Çünkü Allah’ın âyetlerinden yüz çevirenden daha zâlim kimse yoktur. Allah şöyle buyurur:

"Kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatılıp da ona sırt çevirenden, kendi elleriyle yaptığını unutandan daha zalim kim vardır!" (18/Kehf,57)

Şenkıtî, bu manadaki diğer âyetleri zikrettikten sonra bu
âyetle ilgili şu yorumda bulunur:

“Yüce Allah, bu âyet-i kerimede, Rabbinin âyetleri kendisine hatırlatılan, yani Rabbinin âyetleri ile kendisine nasihat edilen ancak bu âyetlere sırt çevirenden daha zalim kimsenin olmadığını ifade etmiştir. Kendisine sırt çevrilen,
işte bu yüce Kur’an’dır. “Ona sırt çevirdi...” (18/Kehf, 57) Yani
döndü ve Kur’an’dan uzaklaştı... Bu âyet-i kerimede, Allah’ın âyetleri kendisine hatırlatıldığı halde ondan yüz çevirmenin en büyük zulüm olduğu anlatılmaktadır. Buna ilave olarak, Kur’an’ın farklı yerlerinde, bu zikirden/tezkireden yüz çevirmekten dolayı meydana gelen kötü ve tehlikeli sonuçlar belirtilmiştir. Bu kötü sonuçlardan biri, burada Allah’ın ifade ettiği, Kur’an ile beraberliği olduğu halde ondan uzaklaşan kimsenin düştüğü konumdur. Yine bu kötü sonuçlardan bir diğeri de, kulların gerçeği anlayamayacak ve asla doğru yolu bulamayacak şekilde kalplerin üzerinin örtülmesidir. İşte bu âyette de Allah, bundan kaynaklanan kötü sonuç­lardan birisini açık bir şekilde ifade etmiştir:

“Biz onların kalplerine, bunu anlamalarına engel olan bir ağırlık, kulaklarına da sağırlık verdik. Sen onları hidayete çağırsan da artık ebediyen hidayete eremeyeceklerdir."
(18/Kehf, 57)

Allah’ın âyetlerinden yüz çevirmenin kötü ve tehlikeli sonuçlarından bazılani şöyledir:

Allah’ın, zikirden/Kur’an’dan yüz çevirenden intikam alması:

“Kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatıldıktan sonra onlardan
yüz çevirenden daha zalim kim olabilir! Muhakkak ki biz, günahkârlara, lâyık olduktan cezayı veririz.” (32/Secde, 22)

Kur’an’dan yüz çeviren ve ondan uzaklaşanın eşek gibi
olması. Allah şöyle buyurur:

“Böyle iken onlara ne oluyor ki, âdeta arslandan ürküp kaçan yaban eşekleri gibi (hâlâ) öğütten yüz çeviriyorlar?"
(74/Müddessir, 49-51)

🍃Kur'an'dan Etkilenme ve Kur'an ile Amel Etme.

╭┈─────── ೄྀ࿐ ˊˎ-
╰┈➤ @Tefsir_ibn_Kesir 🌸🍃]

1 month, 3 weeks ago
3 months, 3 weeks ago
3 months, 3 weeks ago
  1. EN'AM SÜRESİ

106, 107 Ayetler

🕊Rabbından sana vahyolunana uy. O'ndan başka Îlah yoktur. Müşriklerden yüz çevir.

🕊Eğer Allah dileseydi; onlar şirk koşmazlardı. Hem Biz, seni onların başına bir bekçi yapmadık. Sen, onların üzerine bir vekîl de değilsin.

📌 Müşriklerden Yüzçevir

Allah Teâlâ, Rasûlü ﷺ ne ve onun yoluna uyanlara emrederek «Rabbından sana vahyolunana uy. (onun peşinden git, onunla amel et, Rabbından sana vahyolunan; kendisinde hiçbir şüphe olmayan gerçektir. Zîrâ O'ndan başka Îlah yoktur.) Müşriklerden de yüz çevir. (Onları affet, onlara müsamahalı davran, onların eziyetlerine katlan. Tâ ki Allah Teâlâ sana yardım edip onlara karşı muzaffer kılsın ve sana fethi nasib etsin. Bil ki onları sapıklığa düşürmede hikmet Allah'ındır. Şayet dileseydi bütün insanları hidâyete eriştirirdi.) Eğer Allah dileseydi, onlar şirk koşmazlardı. (Dileyip seçtiğinde hikmet ve irâde O'nundur. O, yaptığından sorulmaz, ama onlar sorulacaklardır.) Hem Biz, seni onların başına (onların işlerini ve sözlerini koruyacak) bir bekçi yapmadık. Sen onların üzerine (onların rızıkları ve işleri hakkında) bir vekîl de değilsin.» Zîrâ «Sana düşen sâdece tebliğden ibarettir.» (Şûra, 48). Başka bir âyette ise Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır: «Sen öğüt ver, çünkü sen ancak bir öğütçüsün. Onlara zor kullanıcı değilsin.» (Gâşiye, 21-22), «Senin vazifen sâdece tebliğ etmektir. Hesâb görmekse Bize düşer.» (Ra'd, 40)

2792 (Cüz: 7; Sûre: 6

Tefsir ibn-i Kesir

3 months, 3 weeks ago
5 months, 3 weeks ago
5 months, 3 weeks ago

Ahmed bin Hanbel der ki: Bize Yahya ibn ishâk... Sa'd İbn Ubade'nin oğlu Kays'dan nakletti ki; Rasûlullah ﷺ şöyle buyurmuş: Rabbim Tebâreke ve Teâlâ bana rakıyı, tavlayı, (buna davul anlamını verenler de vardır) Bizans'lılarıa kumar kasdıyla oynadıkları oyunu (bunun Habeş dilinde tanrı anlamına geldiğini söyleyenler de vardır.) ve gubey-râyı (habeşlilerin sekreke adını verdikleri bir nevi şarablan) yasakladı. Çünkü bunlar dünyanın rakılarının üçte biridir, İmâm Ahmed der ki; bize Yezîd... Abdullah ibn Amr'dan nakletti ki; Rasûlullah ﷺ şöyle buyurmuş: Allah, benim ümmetime rakı ve kuman yasakladı. Mizr'i, tavlayı, Rumların kumar için oynadıkları oyunu haram kıldı. Ayrıca vitir namazını arttırdı. Râvî olan Yezîd der ki: Burada Rûm oyunu olarak geçen ifâde, barbut anlamınadır. Barbut bilindiği gibi, uda benzer bir oyun åletidir. Bu hadisin rivayetinde, Ahmed İbn Hanbel, mün-ferid kalmıştır.

Ahmed bin Hanbel der ki: Bize Vekî'... Abdullah el-Ğâfikî'nin oğlu Abdurrahman'dan nakletti ki: o. Abdullah İbn Ömer'in söyle dediğini işıtmış:

Rasulullah ﷺ şöyle buyurdu: Raki, on şekilde lanetienmiştir Rakının kendisi, içen, içiren, satan, alan, sıkan, sıktıran, taşıyan, kendisine taşman ve parasını yiyen la'netlenmiştir. Ebu Dâvûd ve İbn Mâce, Vekî'den bu hadîsi rivayet ederler.

Ahmed ibn Hanbel der ki: Bize Hasan İbn Lehîa kanalıyla Ebu Ta'merden rivayet etti ki; o, Abdullah İbn Ömer'in şöyle dediğini duydum, demiş: Rasûlullah , hurma sergenine doğru gitti. Ben de onunla beraber gittim. Sağında bulunuyordum. Ebubekir'le karşılaştım. Ben, ondan geride kaldım. Ebubekir sağında, ben solunda idim. Sonra Ömer'le karşılaştık. Ben kenara çekildim. Ömer solunda yer aldı. Rasûlullah sergene vardığında; orada içinde rakı bulunan bir tulum gördü. Rasûlullah , beni çağırdı ve bir bıçak istedi. Abdullah ibn Ömer der ki: O güne kadar bıçak nedir, bilmezdim. Emretti, bıçakla tulumu yardım. Sonra şöyle dedi: Allah; rakıyı, içeni, içireni, satanı, alanı,taşıyanı, kendisine taşmanı, sıkanı, sıktıranı ve parasını yiyeni la'net-lemiştir.

Abdullah îbn Vehb der ki: Bana Abdurrahmân İbn Şureyh... Sabit İbn Yezîd'den nakletti ki; o, şöyle haber vermiş: Kendisinin rakı satan bir amcası varmış. O sadaka da verirmiş. Sabit der ki: Ben onu bundan nehyettimse de vazgeçmedi. Medine'ye geldim ve Abdullah Ibn Abbās'la karşılaştım. Ona rakıdan elde edilen paranın durumunu sordum. Abdullah ibn Abbas, raki da, parası da naramdir, dedi. Sonra şöyle söyledi. Ey Muhammed ümmeti; eğer sizin kitabınızdan sonra bir başka kitab ve sizin peygamberinizden sonra bir başka peygamber bulunsaydı; size de sizden öncekilere indirildiği gibi âyet indirilirdi. Ne var ki kıyamet gününe kadar sizin durumunuz budur. Ve bu sizin için öyle sanıyorum ki çok zordur. Sabit der ki: Ben Medine'de Abdullah ibn Ömer'e rastladım. Ona da rakının parasını sordum. O; sana rakıyla ilgili bir haber anlatayım, dedi. Ben, Rasûlullah'ın ﷺ mescidinde bulunuyorum. Rasûlullah dizlerini karnına doğru çekerek, üzerine bir elbise almıştı. Sonra şöyle dedi: Kimin yanında şu rakıdan birşey varsa onu bize getirsin. Yanında rakı olanlar getirdiler. Kimisi benim yanımda bir küp, kimisi de bir tulum var, diyordu. Veya Allah'ın dilediği kadarıyla yanında olanı söylüyordu. Rasûlullah ﷺ buyurdu ki: Falan ve falanca yerde onları toplayın, sonra beni çağırın. Onlar da böyle yaptılar ve sonra Rasûlullahi çağırdılar. Rasûlullah ﷺ kalktı, ben de beraberinde kalktım. O, bana dayanıyordu, ben ise onun sağında yürüyorduk. Bu sırada bize  Ebubekir ilişti. Rasûlullah ﷺ beni geriye iterek, Ebubekir'i sağına aldı beni soluna aldı. Sonra Ömer İbn el-Hattâb ilişti. Rasûlullah ﷺ beni geriye iterek, Ömer'i soluna aldı ve ikisinin arasında yürüdü. Rakıların bulunduğu yere gelince, durdu ve halka şöyle dedi. Bunu biliyor musunuz? Evet ey Allah'ın Rasûlü, dediler. Bu, rakıdır. Peygamber ﷺ; doğru söylersiniz, dedi ve devam etti: Allah Teâlâ; rakıyı, onu sıkanı, sıktıranı, içeni, içtireni, taşıyanı, kendisine taşınanı, satanı, alanı ve parasını yiyeni la'netlemiştir.....

Mâide, 90-33) 2454, 2455(CÜz: 7; Sûre: 5

5 months, 3 weeks ago
6 months ago
We recommend to visit

Merhaba. Kaliteli içerikler ve sansürsüz görüntüler paylaşıyorum 👌
Youtube Kanalım : youtube.com/sahinozkan
Instagram : instagram.com/sahinozkan
Reklam/İletişim İçin : @sahinozkan00

Kanal Davet Linkimiz : t.me/sahinozkan0

www.sahinozkan.com.tr

Last updated 3 weeks, 1 day ago

Tüm Dünyadaki ve Türkiye'deki Anlık Gelişmeler! 📝🌎

😎 Tüm sorular için: @buzzads

Last updated 3 weeks ago

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı - President of Türkiye and AK Party Chairman

Last updated 1 month, 2 weeks ago