Çeviri çalışması;
نتيجة ترك سنة رسول الله -صلى الله عليه و سلم-
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in sünnetini terk etmenin neticesi
من سلبيات عدم الصلاة بالنعال في المساجد
Mescidde (camide) ayakkabı ile namaz kılmamanın olumsuz sonuçlarından biri de
أن بعض المساجد اليوم تخصص رجلا
Bugün bazı mescidlerde birini görevlendirmektir __
حتى يقوم بحراسة الأحذية من سرقة لصوص الأحذية،
Ayakkabı hırsızlarından ayakkabıları korumak için
فيترك ذلك الرجل صلاة الجماعة من أجل الأحذية
Böylece bu ayakkabıları koruyan adam, ayakkabılar yüzünden cemaatle namazı terkeder.
📌📌📌
Ebu Said radiyallahu anh dedi ki:
صلّى بنا رسول الله -صلى الله عليه وسلم- وهو لابس نعليه
"Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem ayağında ayakkabı varken bize namaz kıldırdı."
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
خالفوا اليهود ، صلوا في خفافكم
"Yahudilere muhalefet edin, ayakkabılarınızla namaz kılın."
Suneni Ebu Davud 650, 652
من أبعدهم الله عنك، لا تحاول إعادتهم
Allah'ın senden uzaklaştırdıklarını geri getirmeye çalışma
الخوارج والمرجئة يتفقون ان الايمان وحدة واحدة لا تتجزأ
لا تصاحب إلا مؤمنا
" توحيد الله لا يجوز للناس أن يجهلوه "
ومن جهله فهو كافر
أنا على وشْك الانتهاء
Ben bitirmek üzereyim.
? على وشْك:
-mek üzereyim, neredeyse..., kıyısında, eşiginde ..
///
عَلَى وَشْكِ الحَرْبِ
Savaşın eşiğinde...
عَلَى وُِشْكِ الخُرُوجِ
Tam çıkacakken, çıkmanın eşiğindeyken...
Bid'atçilerden dil ögrenilmez. Zındıkların tefsir kitapları okunmaz.
Musa da: “Ey Rabbim! Göster bana kendini de, seni göreyim” dedi. Allah: “Beni asla göremezsin; ama yine de istersen, şu dağa bak. O öylece yerinde kalırsa, o zaman beni görebilirsin” dedi.
Araf 143
قَالَ لَنْ تَرٰين۪ي
"Beni asla göremezsin..." Selef ittifakla şunu dedi: yani dünyada asla göremezsin. Ama ahirette Allah görülücektir.
Ayetteki لَنْ harfine zındıklar ebediyet manası verdi ve ayeti tahrif ettiler... Yani ne dünya ne ahirette Allah'ı kesinlikle, ebediyen asla göremezsin dediler.
• Dilci İbn Hişam Katrun Neda'da şöyle dedi:
Len - لنْ : İttifakla nefy ve istikbal ifade eder.
Zemahşari'nin el Unmuzec'de dediği gibi ebediyet ifade etmez. Yine Zemahşari'nin Keşşaf'ta dediği gibi te'kid ifade etmez.
Sen لن أقوم derken bundan sonra ebediyen kalkmam manası da ifade edebilirsin, gelecek zamanın bir kısmında kalmayacağım manasını da ifade edebilirsin. لا تقوم te'kid ifade etmediği gibi لن تقوم'da te'kid ifade etmez.
مِن عجائبِ القَصَص الفقهية:
Garip fıkhi bir kıssa
ماتَتِ امْرأةٌ
Bir kadın öldü.
وجنينُها يَضْطرِبُ في بَطنِها،
Karnında cenin hareket ediyordu.
فسُئل عنها "أشهب" و"ابن القاسم"، وكلاهما مِن أئمة المذهب،
Bu kadının durumu ikisi de mezhep imamı olan eşheb ve İbnul Kasım'a soruldu.
فأفتى "أشهب" بالبَقْر (بقر البطن)،
Eşheb karnının yarılıp (çocuğun çıkarılmasına) fetva verdi.
وأفتى "ابن القاسم" بِعَدَمِه.
İbnul Kasım onun aksi fetva verdi.
فعَمِلُوا فيها بقَول "أشهب"،
Eşheb'in fetvasıyla amel ettiler.
فخَرَج الجنينُ حيًّا،
Cenin canlı olarak çıktı.
وكَبِرَ وصارَ عالِمًا يُعلّم العِلْم،
Bu bebek büyüdü, ilim öğreten bir alim oldu.
ويَتّبِع قولَ "أشهب" ويَدَع قول "ابن القاسم".
(Fıkıhta) Eşheb'in sözlerine tabi olup, İbnul Kasım'ın sözlerini bıraktı.
وذكَرُوا عنه أيضًا
Onun hakkında da şunu zikrederler:
أنّه كان يأتي "ابنَ القاسم" ويقول:
Bu kişi İbnul Kasım'ın yanına gelip şöyle derdi:
السلام عليك يا مَن قَتَلْتَنِي وأحْيَانِي الله.
"Esselamu aleyke beni öldüren kişi... Allah beni yaşattı."
من الأمراض العقدية المعاصرة تأليه حقوق الإنسان ومركزيته ونسيان حقوق لا إله إلا الله
من الأمراض العقدية المعاصرة
Muasır akidevi hastalıklarından biri de
تأليه حقوق الإنسان
İnsan haklarının ilahlaştırılması
ومركزيته
Ve merkezileştirilmesi
ونسيان
ve unutulması
حقوق لا إله إلا الله
La ilahe illallah haklarının
☝️ Muasır akidevi hastalıklardan biri de insan haklarının ilahlaştırılıp merkez haline getirilmesi fakat la ilahe illallah haklarının unutulmasıdır.
➖➖➖
| İrab: من الأمراض العقدية المعاصرة
Cer mecrur mahzuf habere muteallik
تأليه حقوق الإنسان
mubteda
ومركزيته
matuf
ونسيان حقوق لا إله إلا الله
Matuf
➖➖➖
من الأمراض.... Haber
تأليه... Mubteda
... İlahlaştırılması ... hastalıklarındandır